Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'nun deprem vergileri nereye harcandı sorusuna yanıt
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Senegal ziyareti dönüşünde uçakta CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun “Deprem vergileri nereye harcandı'' sorusuna yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Senegal dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dün grup toplantısında söylediği "Vatandaş üzerine düşeni yaptı, vergisini ödedi, önlemini almak siyasi iktidara düşüyor. 34 milyar dolar alıyorsun, bu para nereye gitti?" cümlelerine de cevap verdi.
Kılıçdaroğlu'nun sorusu soruldu
Erdoğan'a uçakta bir gazeteci deprem vergileri üzerinden yaşanan tartışmayla ilglil; "Ülkemizde yaşanan son yıllardaki depremlerden sonra iki tavır ortaya çıkıyor. Devletin tavrı, muhalefetin tavrı…Devletin tavrı son 17 yılda birçok depremde milletle dayanışma içinde. Muhalefet ise deprem üzerinden siyaset yapıyor. Millet ittifakının bileşenleri de medyasıyla STK’larıyla başka bir algı oluşturuyor. Son olarak Kemal Kılıçdaroğlu “Deprem vergileri nereye harcandı?” dedi. Bu tavrı sormak isterim. İkinci olarak devletin 1999 öncesi tavrıyla bugünkü tavrını değerlendirebilir misiniz?" sorusunu yöneltti.
Kılıçdaroğlu Elazığ'a niye gitmedi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise şu cevabı verdi; "Bu adamın doğru söylediği bir şey yok. Yalanlar zincirine yeni bir yalan ilave ediyor. Ben şu anda Sivrice depremine CHP’li belediye ne kadar yardım yapmış bunun üzerinde duracak değilim. Ben sadece şunu söyleyeyim. Bütün il, ilçe, belediyelerde, mahallelerde, Allah’a hamdolsun, bir tarafta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olmak üzere, bütün bakan arkadaşlarım ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Fuat Bey, öbür tarafta (AK Parti) Genel Başkan Vekili olarak Numan Bey, tüm vekiller, kadın kollarımız bölgede seferber oldu, çalıştılar ve aç açık bırakmamak için ne gerekiyorsa yaptılar.
Bunda öyle bir ruh yok
Bir defa Kılıçdaroğlu’nun ne kabinemizi ne bizim şu andaki o bölgede çalışan milletvekillerimizi falan ağzına almasını yakıştıramam. Onların böyle bir derdi olamaz. Acaba kendisi oraya gitti mi? Gitmedi. Şimdi bundan sonra herhalde gider; ben söylüyorum ya…Niye gitmedi? Bu ciğer meselesi, ruh meselesi ondan...Bunda öyle bir ruh yok. Biz elhamdülillah Van’da da Simav’da da Sakarya’da da... Ben cezaevinden çıktım, ilk gittiğim yer Sakarya, Düzce’dir. O zaman belediye başkanı sıfatım yoktu. Bütün oraları dolaştık. Biz derdimiz var. Onun böyle bir derdi yok.
Ne için toplandıysa onun için harcandı
Soruyorlar şimdi. Başbakanlığım ve Cumhurbaşkanlığım döneminde bir para hangi amaç için toplanmışsa bugüne kadar o gaye için harcanmıştır. Onun dışında bir yere biz bu tür paraları harcama diye bir tavrın içinde olmadık, olmayız. Şu anda arkadaşlarımız yoğun bir şekilde çalışıyor. Eğer bu vatandaş dayanışma için elinde ne var ne yok götürüyorsa, tek sebebi var: İnanıyor da onun için götürüyor. Bu hükümete inanıyor. İnanmasa götürür mü? Ben “Sizlere her şeyi veririm” diyor.
Bay Kemal'e hesap vermeye zamanımız yok
Şimdi bir kampanya daha başlattık. Önce vekillerle dedik ki; biz buraya elimizden gelen desteği verelim. Herhangi bir rakam belirlemiyoruz. Kim ne kadar verecekse milletvekili arkadaşlarımız versinler. Bunları hesabımızda toparlayacağız sonra da grup başkanımız herhalde AFAD’a aktarma yoluna gidecektir. Bunlar ise yatıyor kalkıyor “o parayı nereye, bu parayı nereye harcadınız?”
Harcanması gereken yere harcadık
Harcanması gereken yere harcadık. Bundan sonra da Bay Kemal’e bu tür şeylerin hesabını vermeye zamanımız yok. Bütün bu harcamalar nasıl yapılıyor, bunlara bakmıyor ki... Bütün bu konutlar nereye yapılacak? Bunun tarih en büyük şahididir. İki de bir kalkıp gaziler ve şehitlerle alakalı şeyleri konuşuyor. Niye? Aldatırız! Yaptıkları iş bu. Onun için bunların haftalık grup toplantısında yaptıkları konuşmalar da pek kayda değer değil."