ADAY TARTIŞMALARINI BIRAKIN, UMUDU İKTİDARA TAŞIYIN!
Muhalefet, artık bir yol ayrımında. Bir yanda halkın içinde büyüyen umudu bir araya getirerek güçlü bir iktidar hareketine dönüştürme şansı var. Diğer yanda ise iç çekişmelere, adaylık tartışmalarına, siyasi hesaplara sıkışıp bu fırsatı kaçırma ihtimali.

Müge Meşe
mugemese@globalekonomi.com.tr -Türkiye’nin gündemi her geçen gün biraz daha ağırlaşıyor. Ekonomik sıkıntılar, geleceğe dair belirsizlikler halkın omuzlarındaki yükü artırıyor. Bu zor günlerde muhalefetin görevi, kısır aday tartışmaları yerine halkın umudunu büyütmek olmalı. Çünkü bu halkın artık beklemeye, iç çekmeye, adaylık yarışlarını izlemeye ne vakti ne de tahammülü kaldı.
Geçtiğimiz günlerde Çağlayan Adliyesi önünde yaşananlar, Türkiye’nin umut arayışının en güçlü göstergelerinden biriydi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ifade verdiği gün, adliye önünde oluşan büyük kalabalık, bir adalet çığlığıydı. Ancak bu kalabalığı farklı kılan sadece tepki göstermeleri değil, aynı zamanda çözümün bir parçası olma iradesiydi. Bu iradenin en büyük sembolü ise, İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın el ele vererek halkı selamladığı o kare oldu.
İmamoğlu ve Yavaş’a Büyük Sorumluluk Düşüyor. Çünkü, artık mesele, tek tek isimlerden bağımsız olarak toplumsal bir hareketin güçlenmesiyle ilgili. Siyaset kişisel çekişmelerle değil, ortak bir vizyon ve kararlılıkla ilerlemeli. Çağlayan’daki dayanışma, değişimin ancak birlik ve irade ile mümkün olacağını gösterdi. İmamoğlu ve Yavaş’ın bu sinerjiyi büyütmesi, sadece belediyecilikte değil, adalet ve demokrasi mücadelesinde de halkın dayanışma ruhunu bir siyasi başarıya çevirmesi gerekiyor
Muhalefet, artık bir yol ayrımında. Bir yanda halkın içinde büyüyen umudu bir araya getirerek güçlü bir iktidar hareketine dönüştürme şansı var. Diğer yanda ise iç çekişmelere, adaylık tartışmalarına, siyasi hesaplara sıkışıp bu fırsatı kaçırma ihtimali. Görünen o ki,. Çağlayan’da verilen görüntü, halkın geleceği için ortak bir irade ortaya konulması gerektiğini gösterdi. Bu yüzden muhalefetin en önemli meselesi, artık isimler değil, iktidar için nasıl bir yol haritası izleneceği olmalıdır.