TRAKYALI KADINLAR
Müge Meşe
mugemese@globalekonomi.com.tr -Bir Trakyalı olarak anlatmak isterim;
Benim memleketimde "rakı içmeyene kız vermezler "geyiği döner.
50 dönüm tarlası varsa benim insanım,mutludur 51 dönüm yapmaya çalışmaz.
Ancak ve mutlaka eğitim almalarını ister çocuklarının.
Kızlar,babalarının buyruklarına uymaz, zaten babaları da buyurmazlar!
Ben mesela: Bir şey yapmak istediğimde, izin almamam gerektiğini, her ne yapmak istersem sonuçlarına katlanarak yapabileceğimin özgürlüğünü ailemden aldım. Bu sebeple hiç yalan söyleme gereği duymadım.
Bizim orda zengin 'Mercedes'li adama' kanmaz kızlar. Çünkü zenginlik sosyal yaşamdır ve eşleriyle yaşantılarıdır.
Benim doğduğum, büyüdüğüm coğrafyada, "Trakya'da" Kadın'ın özel bir mücadele vermesi gerekmez, insan olduğunun anlaşılması için.
Gülüşünde mana aranmaz, kahkahasında aşiftelik.
Bizim ailelerimiz bizi bir adama, nasıl iyi bir eş olursun..? mantığında yetiştirmez.
Eşitiz diye üstüne basa basa söylenme ,zaten biliriz biz eşitliğimizi.
Hedeflerimiz ortaktır, ayrıca, belirlenmez.
Rotalar kadına ayrı, erkeğe ayrı gösterilmez.
Bu yüzdendir öz güven yüksekliğimiz.
Sonrasında daha da ilerlemek için geldiğimiz bu büyük dünya kenti İstanbul'da öğreniriz. Susmayı susturulmayı...
İleri gideceğimize, geride sayar adımlarımız. Tacizi tahriki, yaşarız her çıktığımız basamakta.
Özelimize girmemek için, babamızın sorgulamadığı, sorgulatmadığımız namusumuzu . Kendini yetiştirememiş, zihin ve ahlak fukarası, urubası düzgün, afili bir sürü adam yargılar.
Gardımız düşer, şaşkınlıkla cevap vermeye çalışırken buluruz kendimizi.
Trakya'da ,ayağı yere sağlam basan, bu ülkenin harcına tuğla koyan, insan kadınlar, öz güveni yüksek kızlar yetiştirilir....
Adamlara eş olsunlar diye değil, eşini bulsunlar ve EŞİT BİR DÜNYA KURSUNLAR diye…
Müge Meşe